Bebeğinizin doğum sonrası ilk saat veya da tüm gün boyunca yıkanmadan kalmasının tıbbi bir sakıncası yoktur, tam aksine pek çok faydası vardır.
Bebeğinizin doğum sonrası ilk saat veya da tüm gün boyunca yıkanmadan kalmasının tıbbi bir sakıncası yoktur, tam aksine pek çok faydası vardır. Bebeğin ilk banyosunun ne zaman yapılacağına siz karar verebilir ve sizin katılımınız da sağlanarak “ilk banyosu” verilebilir.
Yeni doğanın cildinde vernix adı verilen krem peynir gibi görünen bir vax vardır. Miadında doğan bebeklerin, genellikle deri kıvrımları ve kol altı, bacak arası, poposunun sırta doğru kısmında mevcuttur. Erken doğan bebeklerin cildinde ise daha fazladır. Yeni araştırmalar verniksin bağışıklık özelliklere sahip olduğunu ve yenidoğanın cildinin bağışıklığını güçlendirdiğini; doğum sonrasında bebeğin cildinde kaldığında, cilde koruma katmanı sağladığını belirtir. Bu özellikle hastane kaynaklı enfeksiyonlara maruz kalma potansiyeli olan, hastanede doğan bebekler için büyük bir avantaj sağlamaktadır. Yanı sıra vernixin nemlendirici özelliği sayesinde bebeğin cildinin yumuşak kalmasını sağlar.
Doğumdan sonra, yeni doğan bebeğiniz sizin göğsünüzde olmak ister, böylece sesinizi duyabilir, göğsünüzden süt kokusunu alabilir; ten temasını hissetmek, yeni dünyaya doğmuş bebeğiniz için rahatlık kaynağıdır. Göğüslerinize yakın olmak emzirmeye de teşvik eder ve bebeğinizin yeni hayata yumuşak bir geçiş yapmasını destekler. Halbuki banyo amacıyla doğumdan hemen sonra sizden bebeğinizi uzaklaştırılması, bebeğinizin güven duygusunu, sizi tanıma sürecini bozabilir ve çok önemli ilk beslenmeleri engelleyebilir. Yanı sıra mikropsuz steril bir şekilde doğmuş olan bebeğin cildinde koruyucu bakterilerin yani cilt PH ının oluşmasını geciktirir. Bu nedenlerden bebeğin ilk banyosu doğumdan sonra ki ilk 48 saat içinde ve göbek bağı suyla çok temas halinde olmayacak şekilde, kola yüzüstü yerleştirilip baş ve sırta su dökülerek yapılması tercih edilir.
Bebekler için en keyifli banyo küvet içinde yapılanıdır. Anne karnında suyun içinde yaşayan bebek için, tekrar suyun içinde olmak, anne rahmine geri dönmüş gibi hissetmesini ve gevşeme refleksini uyarır. Küvet içine yarısına kadar su koymak ve suyun kaldırma gücü ile bebeği başından tutarak suyun içinde özgür hareket etmesini sağlamak, bebeğin hem rahatlaması hem de uyku düzenini kurmak üzere her akşam baba ile birlikte yapılması tavsiye edilen bir uygulamadır. Suyun sıcaklığını bir termometre ile kontrol edebileceğiniz gibi elinizle de kontrol ederek bir kazaya yol açmamalısınız. Su 37.5 , 37. 7 dercelerde olmalıdır. Bu banyo seanslarında hafta da sadece bir veya iki kez şampuan kullanabilirsiniz. Yeni doğan bebeklerin cilt altı yağ dokusu yeterli olmadığı ve suyun içinden kuru bir dünyaya doğdukları için ciltlerinde kuruma ve pullanma olur. Yanı sıra ter bezleri de aktif olmadığı için terlemezler, kendilerine has güzel kokuları vardır. Sık şampuan uygulamak ciltlerinin daha da kurumasına yol açar, sadece su ile yapılan küvet banyosu yeterli olur.Hatta suyun içine birkaç damla yağ koymak kireçli suların sertlik derecesini de azaltır.
Banyo bitiğinde bebeğinizin cildini havlusunun içine koyduğunuz emici bir tülbent ile tüm kıvrımları nemli kalmayacak şekilde kuruladıktan sonra cildinin ihtiyacına göre bebek losyonu veya yağı ile nemlendirip giydirin. Ardından kıl fırça ile saçlı deriyi fırçalayın, burun içini bir burun aspriratörü ile temizleyin, çünkü banyo sonrası çokça hapşururlar. Serçe parmağınıza bir gazlı bez dolayarak ağız içini dil üstünü temizleyin, kulak kepçesinin arkaları ve dış kulak kıvrımlarının ıslak kalmamasına özen gösterin ki, mantar oluşmasın. Gözlerini de yumuşak bir tülbent ile içten dışa doğru silerek çapaklanmayı önleyin.
